Finansal Okuryazarlık Eğitimi’ne mutlaka veliler de dahil edilmeli

   Eğitim Bakanımız Sayın Nazım Çavuşoğlu’nu ne zaman eleştirmeye kalksam amiyane tabirle yüreğim bal vermez.

Abone Ol

   Eğitim Bakanlığı’na ait elbette çözülemeyen altyapı sorunları vardır. Ancak bu sorunlar geçmişten günümüze bir birikim olup sadece Çavuşoğlu’na mal edilemez. Özellikle sağ veya sol geçmiş iktidarlar döneminde yıkılmaya yüz tutulmuş binalara kaynak ayrılmayıp depremle beraber sorun gündeme taşınmışsa bunun vebali yalnızca Çavuşoğlu’nun omuzlarına yüklenemez.

   Hiç kuşkusuz dikkate alınması gereken en önemli konu; Çavuşoğlu’nun imkânsızlıklara rağmen neleri başarabildiğidir.

   Örneğin ülkemizdeki değerli iş insanlarını motive ederek okul yapmalarını sağlamak başta Çavuşoğlu olmak üzere katkı koyanların takdir edilmesini gerektiren bir husustur.

   Geçtiğimiz hafta törenle açılışı yapılan Gazimağusa’da yapımı tamamlanarak eğitime kazandırılan Yonpaş Metin Derinel Lisesi ve daha önce Dr. Suat Günsel’in ismini taşıyan ve beş ilçede tam teşekküllü eğitime kazandırılan ilkokullar toplumsal dayanışma ve iş insanının fedakârlığını yansıtan örnek alınmasını arzu ettiğimiz davranışlardır.

   Çavuşoğlu’nun siyaseten risk alan duruşunu da takdir ettiğimi ifade etmek isterim. Örneğin 2022 T.C.-KKTC Ekonomik ve Mali İşbirliği Protokolü eylem planında yer almakta olup Cumhuriyet Meclisi İdari, Kamu ve Sağlık İşleri Komitesi’nin gündeminde bulunan Öğretmenler (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nda A/B Öğretmen uygulamasının kaldırılmasını içeren maddenin geri çekileceğini açıklayan Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu bir nevi siyaseten risk almıştır.

   Siyaseten risk almasına rağmen Çavuşoğlu, topluma ve eğitime faydalı olmayacağına inandığı protokoldeki bazı maddelere dur diyebilecek duruşa ve iradeye sahip olduğunu da Kıbrıs Türk toplumuna kanıtlamış oldu.

   Eğitim Bakanı Çavuşoğlu’nun toplumsal ihtiyacı görerek öncülük ettiği konuların başında ise geçtiğimiz haftalarda imzaladığı “Finansal Okur Yazarlık Eğitimleri” düzenlenmesine yönelik iş birliği protokolüdür.

   Millî Eğitim Bakanlığı ile Kuzey Kıbrıs Bankalar Birliği arasında “Finansal Okur Yazarlık Eğitimleri” düzenlenmesine yönelik imzalanan Protokol kapsamında gençlerin finansal okuryazarlık konusundaki farkındalık, bilinç ve yetkinliklerinin artırılması hedefleniyor.

   “Finansal Okur Yazarlık Eğitimleri” ile gençlerin finansal okuryazarlık eğitimleri aracılığı ile finansal kavramları anlamaları, kişisel mali yönetimlerini doğru yapabilmeleri, finansal ürün ve hizmetleri doğru kullanmalarının sağlanması amaçlanıyor.

   Finansal Okur Yazarlık Eğitimlerinin son derece faydalı olacağını kabul etmekle beraber gerçek amacın hasıl olması için çocuk ve gençlerin eğitimine mutlaka veliler de dahil edilmelidir.

   Finansal okuryazarlık neticede klişe ifade ile “ayağını yorganına göre uzatmayı” tavsiye edeceğinden aile bütçesinde sadece figüran olan çocuk ve gençlerin değil başaktör ve sorumlu velilerin de olması son derece önemlidir. Bu olguyu açıklayan “Yiyen bilmez, doğrayan bilir” veya “Soğanın acısını yiyen bilmez, doğrayan bilir” atasözleri örnek gösterilebilir.

   Finansal okuryazarlık gelirinizle/bütçenizle ilgili bilgi sahibi olmak ve onu etkin bir şekilde yönetebilmeyi ifade eder. Finansal okuryazarlık, kişinin gelirini akıllıca finansa edebilmesinin yanı sıra, doğru yatırım ve tasarruflara yönelebilmesini sağlar. Finansal okuryazar olmak isteyen kişiler aşağıdaki hususlara dikkat etmelidir:

• Gelirin bir kısmı mutlaka tasarrufa ayrılmalı,

• Harcamalar yazılarak ödeme planı yapılmalı,

• Kesinlikle gelirden fazla harcama yapılmamalı,

• Finansal planlar uzun vadeli ve gerçekçi olmalı,

• Bütçe planı senelik yapılmalı,

• Hanedeki harcamalar kontrol altına alınmalı,

• Çocuklar da ev bütçesini konuşulurken konuya dahil edilmeli,

• Maddi durumumuz ne olursa olsun tasarruflu olmayı bir alışkanlık haline getirmeliyiz.

   Yukarıdan da anlaşılacağı gibi finansal okuryazarlık eğitiminin uygulamada başarılı olması için başta veliler olmak üzere tüm aile fertlerinin idraki ve aktif katılımı sağlanmalıdır. Bunun en trajikomik örneği Yeşilçam Sineması klasiklerinden Başrollerini Münir Özkul, Tarık Akan, Adile Naşit, Halit Akçatepe, Itır Esen ve Şener Şen’in oynadığı “Bizim Aile” filminde tüm aile fertlerinin aynı masa etrafında gelir ve harcamalarını tartışmalarıdır.

    Bu filmde küçük büyük tüm aile fertleri pür dikkat Münir Özkul (Yaşar Usta) ve Adile Naşit’e (Melek Hanım)  kulak vererek ailenin borçları, ihtiyaçları ve istekleri ile birlikte aylık gelirler tartışılmakta; tek tek ailenin masrafları listelenmekte ve ailenin sıkıntı yaşamaması için en rasyonel kararların nasıl alınabileceğine yönelik adeta izleyicilere ders verilmektedir.

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }