Halkın hastalıklardan korunabilmesi ve sağlıklı beslenebilmesi noktasında gıda güvenliği büyük önem taşırken, bu noktada birçok tehlike baş gösteriyor. Gıdaların biyolojik, kimyasal ve fiziksel olmak üzere çeşitli açılardan tehlike altında olduğu belirtiliyor.
   Bu tehlikelerin birçoğu üretim sırasında ortaya çıkarken, tüketicilerin de hem gıda alışverişinde hem de evlerindeki faaliyetlerinde dikkatli olması gerekiyor.
   Konuyla ilgili BAĞIMSIZ GAZETE’ye konuşan Gıda Güvenliği ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Hüseyin Değirmenci, birincil üretim sırasında üreticilerin ruhsatlı ilaçları yeterli dozda, uygun aletlerle ve uygun zamanda kullanması gerektiğini belirterek, özellikle tüketicilerin dikkatli olması uyarısında bulundu.
   Değirmenci, tüketicilerin alışveriş yaparken ürünlerin etiket bilgilerine, ambalaj durumuna dikkat etmesi, açık satılan gıdaları almaması uyarısında bulunduğunu dile getirerek, evde ise et ve et ürünleriyle süt ve süt ürünlerinin 0-4 derecede korunması, bir kere çözünen ürünün tekrar dondurulmaması, mutfak ekipmanlarının gıda türlerine göre ayrılması gerektiğini vurguladı.

“Gıda güvenliği son yıllarda önem kazandı”

   Gıda Güvenliği ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Hüseyin Değirmenci, gıda güvenliği konusunun son yıllarda ve özellikle pandemi döneminde tüm ülkelerde önem kazandığını belirterek, KKTC Resmî Gazetesi’nin 21 Ocak 2020 tarihli sayısında "Tüketicilerin Korunmasına İlişkin Gıdaların Resmi Kontrolü ve Hijyen Yasası”nın yayımlandığını anımsattı.
   Değirmenci, bu yasayla “Gıda piyasasındaki gıda güvenliği uygulamaları ile insan sağlığının garanti altına alarak tüketicinin bilgilendirilmesine, gıda hijyenine, gıda kalitesine ve gıda güvenliğine ilişkin kuralları belirleme”nin amaçlandığını dile getirdi.
   Değirmenci, gıda güvenliğini gıdalarda olabilecek fiziksel, kimyasal, biyolojik ve her türlü zararların bertaraf edilmesi için alınan tedbirler bütünü şeklinde tanımlayarak, insan sağlığı için tehlike oluşturan ve tüketime uygun olmayan gıda, güvenilir olmayan gıda kabul edildiğini vurguladı.
   Değirmenci, gıda güvenliğinin biyolojik, kimyasal ve fiziksel olmak üzere üç açıdan tehlike altında olduğuna işaret ederek, bakteri, parazit, mantar ve virüslerin biyolojik tehdit, zirai ilaçların veya makine yağlarının kimyasal tehlikeler, cam, metal parçaları, kürdanlar, mücevherler ve saç tellerinin fiziksel tehditler olduğunu söyledi. 
   Değirmenci, birincil üretim aşamasından başlayarak sofraya ulaşıncaya kadar geçen sürede insan sağlığı için tehlike oluşturmayan ve tüketime uygun olan gıdaya “Çiftlikten sofraya güvenli gıda” adı verildiğini belirtti.
  
“Ruhsatlı ilaç yeterli dozda, uygun 
aletlerle ve uygun zamanda kullanılmalı”

   Birincil üretim aşamasında dikkat edilmesi gerekenler üzerinde duran Değirmenci, ürün için tavsiye edilen ruhsatlı ilacın yeterli dozda, uygun aletle, uygun zamanda kullanılması ve izlenebilmesi gerektiğini anlattı.
   Değirmenci, ilaçlama ve hasat arasındaki sürenin de gıda güvenliği için çok önemli olduğunu dile getirerek, öte yandan hayvan sağlığı için aşılamaların düzenli, zamanında ve Bakanlıkça izin verilen ilaçlar ile önerilen dozda yapılması ve gerekli kayıtlar tutulması gerektiğinin altını çizdi. 

“Etiketleri kontrol edin, açıkta satılan gıdaları almayın”

   Değirmenci, tüketicilerin gıda güvenliği için dikkat etmesi gereken unsurlara işaret ederek, öncelikle etiket bilgilerinin dikkatle kontrol edilmesi gerektiğini vurguladı.
   Gıda etiketinde ürünün adlandırılmasına dikkat edilmesi ve içindekiler bölümünün incelenmesi gerektiğini belirten Değirmenci, satın alınmak istenen ürünün özelliklerinin etiket bilgileri ile karşılaştırılması gerektiğini kaydetti.
    Değirmenci,  ürünlerin son tüketim tarihinin kontrol edilmesi gerektiğini dile getirerek, ürünün son tüketim tarihi ve raf ömrünün dikkatle okunması gerektiğini ifade etti.
   Son tüketim tarihi geçmiş olan ürünlerin alınmamasının önemli olduğuna işaret eden Değirmenci, satıcıların bu ürünler için uyarılması çağrısında bulundu.
    Değirmenci, toplumun ambalaj kontrolü noktasında da dikkatli olması gerektiğine dikkat çekerek “Bozulmuş, bombaj yapmış, şişmiş, delinmiş, sızıntı yapmış ambalajlı gıdalar, risk taşıyabileceğinden satın alınmamalıdı” dedi.
    Ürünlerin korunma şartlarının da kontrol edilmesi gerektiği üzerinde duran Değirmenci, etiket üzerindeki uyarılara dikkat edilmesi ve her ürünün sıcaklık, nem, ışık gibi kendine özgü şartlarda satışa sunulup sunulmadığının kontrol edilmesi gerektiğini vurguladı.
   Değirmenci, dondurulmuş gıdalarda soğuk zincirin kırılmamasına dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, özellikle açıkta satışa sunulan gıdaların satın alınmamasının önemine dikkat çekti.
   Değirmenci, taze meyve ve sebzeler ile teknik ve hijyenik koşullara uygun olarak satılan dökme gıdalar hariç açıkta satılan ambalajsız gıdaların satın alınmaması gerektiğinin altını çizdi.

“Bir kez çözündürülen bir ürün bir daha dondurulmamalı”

   Değirmenci, evde gıda güvenliği için atılması gereken adımlara da işaret ederek, et ve et ürünleri ile süt ve süt ürünlerinin buzdolabı koşullarında 0-4 derecede muhafaza edilmesi gerektiğini açıkladı.
   Yumurtalar buzdolabında diğer gıdalar ile temas etmeyecek şekilde, yıkanmadan muhafaza edilmesi pişirilmeden hemen önce mutlaka yıkanması gerektiğini belirten Değirmenci, kuru gıdaların karanlık, serin, kuru ve hava akımı olan yerde muhafaza edilmesinin önem arz ettiğini kaydetti.
   Değirmenci, dondurulmuş ürünlerin 0-4 derecede çözündürülmesi gerektiğini dile getirerek, “Bir kez çözündürülen ürün bir daha dondurulmamalıdır” dedi. 
   Değirmenci, çapraz bulaşmaya yol açmaması için çiğ tüketilecek gıdalar, riskli gıdalar ve pişirilecek gıdalar için ayrı ayrı mutfak ekipmanı kullanılması gerektiği üzerinde durarak, tahta malzemelerin hijyenik açıdan risk taşıdığını vurguladı.