Birkaç gündür Girne Antik Liman’daki restorasyon çalışmalarının durması, projenin yarım kalması konusunda tepkiler, eleştiriler yoğunlaştı.
Kuşkusuz Girne Antik Liman, hem Girne’nin hem de ülkenin en önemli mekanlarından birisidir... Turizm için de önemlidir, manevi olarak tüm Kıbrıslılar için de...
Hepimiz için müstresna bir yerdir Girne Antik Liman, o nedenle şu andaki halini görenler ve projenin durduğuna tanık olanlar üzülüyor ve öfkeleniyor...
Girne Antik Liman, yıllardır ihmal edilmiştir, yetki karmaşaları içinde yönetenlerden hak ettiği ilgiyi görememiştir. Hep projeler hazırlanmış ama bir türlü uygulanamamış, hep yarım kalmıştır.
En sonunda Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı, büyük, kapsamlı bir proje hazırladı, ilgili bakan limanı hak ettiği noktaya getirecekleri yönünde halka müjde ve söz verdi...
Proje daha kâğıt üzerindeyken bile buna inanmayanlar vardı... İhale aşaması da oldukça tartışmalı geçti, ihaleyi alan şirketin üzerinden eleştiriler oldu...
DP’li Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı’nın hazırladığı ihalenin, DP’li bir milletvekilinin yakınlarına kalmasını etik bulmayanlar oldu...
Bazı kesimler, illaki bu projenin hedeflenen tarihlerde tamamlanmayacağını iddia etti, hatta buna emin olduklarını söyledi... Bu tartışmaları siz de medyadan takip ettiniz zaten...
Bazı kesimler ise “Ne isterse olsun, yeter ki orasının orijinal dokusunu bozmayacak güzel bir çalışma ortaya çıksın, bunca yıldan sonra liman hak ettiği noktaya gelsin” dedi.
Ne acıdır ki bu projenin aksayacağını, gecikeceğini, bunu tartışacağımızı tahmin edenler haklı çıktı...
Nedeni şuydu, buydu, başka bir şeydi; onlardan bağımsız söylüyorum, bir gerçek var ki biz hiçbir büyük projeyi ya da ihaleyi olaysız, gecikmesiz, tartışmasız, kavgasız yapamıyor, tamamlayamıyoruz...
“Burayı yıktılar, döktüler ama inşallah öylece kalmaz, inşallah bütün yazı restorasyonla geçirmeyiz” diye tereddütte bulunanlar, hatta bırakın tereddütü “zamanında tamamlanamayacağına inananlar” haklı çıktı işte...
Bakanlık, artan eleştirilere yönelik, sitem dolu bir açıklama yaparak, proje devam ederken beklenmedik bazı koşullar oluştuğunu belirtti.
Proje devam ederken birçok tarihi esere rastlanmış olmasını, elektrik konusunda da ihale başladıktan sonra yapılması elzem olan bazı koşullar ortaya çıkmasını, blokesi alınan ihale miktarının ödenmesinde de bazı gecikmeler ortaya çıkmasını gerekçe olarak gösteren bakanlık, sorunların aşılması için çalıştıklarını, taahhüdlerinin arkasında olduklarını ve projeyi bitireceklerini ifade etti.
Bu gerekçeler gerçektir mutlaka ama gerçek olsa veya olmasa, projenin zamanında tamamlanamayacağını iddia edenleri haklı çıkardı sonuçta...
Bu hükümetin, bakanlıkların yapacağı işlere güven duymayanlar yanılmadı.
Israrla projenin finansmanının hazır olduğunu vurgulayan bakanlık, bu konuda bir sorun olmadığını ama bazı turizm paydaşlarının, bazı esnafın, diğer bazı paydaşların projeyi siyasete alet etmeye ve destek yerine köstek olmaya çalıştıklarını belirtiyor.
Bakanlık, projenin “kimsenin beklemediği gelişmelerden dolayı az da olsa aksadığını” belirtiyor...
Yalnız bakanlık ya da sayın bakanın yanıldığı bir nokta var; bu gelişmeler kimsenin beklemediği değil, herkesin beklediği şeylerdi...
Söylüyordu birçok kişi; “Yine bir şeyler çıkacak, yine gerekçeler sıralanacak ve proje gecikecek” diye...
Keşke onlar yanılsaydı da proje hiç durmasa, taahhüt edilen zamanda hatta daha erken bitseydi ama öyle olmadı. Tipik bir KKTC gerçeği ve klasiği olarak sorun yaşandı.
Bölgede faaliyet gösteren 28 işletme kapandı, bölge esnafı da, taşınmaz mal sahipleri de gelir kaybına uğradığını söylüyor. Esnaf, aylardır devam eden çalışmalar nedeniyle iş yapamaz durumda kalmaktan, bölgede taşınmaz malı bulunan kişiler de kira alamamaktan şikayetçi. Öte yandan, turizmle ilgili tüm paydaşlar da gecikmeden endişeli. Yani anlayacağınız herkes, yaz sezonu gelmeden çalışmaların bitirilmesini istiyor.
Bunun siyasetle, konunun siyasete alet edilmesiyle falan bir ilgisi yoktur. Kaygıların çoğunluğu ekonomiktir, tabii ki ülkenin en güzel yerinin böyle perişan olmasını da kimse istemiyor...
Eleştirilere gücenip, kırılmak yok; endişeleri dikkate alacaksınız, anlamaya çalışacaksınız.
“Beklenmedik gelişmeler” deyip de işin içinden çıkamazsınız, çare üreteceksiniz... Umarım liman yaz aylarını bu perişan haliyle karşılamaz ve yine bu konuyu tartışmak zorunda kalmayız.