Bu kaçınıcı olay? İnsanlar uyurken hırsızlar evlerinde dolaşıyor, “İyi ki de uyanmamışız” diyorlar.
İyi ki uyanmamışlar, iyi ki de hırsızla, soyguncuyla karşılaşmamış, göz göze gelmemişler…
Neden? Çünkü fark edilince suçlular, ev sahiplerine zarar verebilirlerdi, bıçaklayabilir, silahla vurabilirlerdi…
İyi ki de uyurlarken, alacaklarını alıp gitmişler…
Nasıl bir ‘iyi ki’ bu? Sen uyurken evinde hırsızların dolaşmasının, değerli eşyalarını alıp gitmelerinin nesi iyi olabilir ki?
Biliyorum, kötünün iyisi olarak söyleniyor bu söz, “eve giren hırsızın, soyguncunun ev sahiplerine zarar vermemesi” üzerine ama normalde bunun hiç de iyi bir tarafı yok.
Ne demek insanlar emniyetli bir şekilde evinde uyuduğunu sanacak ama evinde birileri dolaşacak?
Peki o insanlar o evde ertesi gece nasıl uyuyacak?
Kilitli kapılar ardında kendini emniyette sanıp da mışıl mışıl uyurken evinde kötü niyetli insanların dolaşıyor olmasının, bunu sonradan kamera görüntülerinden fark etmenin kolay bir travma olduğunu mu sanıyorsunuz?
İnsan evinde güvenli değilse nerede güvenli olabilir?
Önce sokaklarda güvende değildi insanlar, sonra evlerinde, yatak odalarına…
Memleketin geldiği hali görüyor musunuz?
Her türlü sorunla mücadele eden, ekonomik kriz altında inim inim inleyen bu halk bir de canından endişe eder duruma mı gelecek?
Uzun bir zamandan beridir polisiye olaylarda artış var, yıllardır “bu ülkeyi sorma gir hanı olmaktan çıkarın” deniyor ama tam tersine durum daha kötü oluyor.
Bu ülkenin ithal suçluları, insanımızın canına tak ettirdi artık.
Yurt dışından gelip de ülkede sorun çıkaranların artması nedeniyle birçok vatandaşımız ırkçı söylem ve eylemler geliştirdi.
Kontrolsüz ülkeye giren suçlular nedeniyle tüm yabancılara kötü davranan vatandaşlarımız var. Hiç suçu olmayan insanlara yükleniliyor, kötü gözle bakılıyor onlara? Yazık değil mi?
Ciddi bir asayiş sorunu var ülkede, bunu görmemek mümkün mü?
Yalnızca medyadaki polisiye haberlere, mahkeme haberlerine bakmanız yeterli.
Eviniz, işyeriniz güvende değil, yakınlarımız, siz güvende değilsiniz, etrafta kötü niyetli, eli bıçaklı, tabancalı kişiler dolaşıyor.
Bir de öfkeli cüretkâr kişiler var her yerde… Dağdan gelmiş bağdakini kovacak kadar ileri gidebilen, buralarda her şeyi yapabileceğini düşünen kişiler.
Hemen her yerde karşınıza tahammülsüz, kaba, sizi tehdit edebilecek kişiler çıkabilir.
Bir tarafta mahkeme haberlerinde okuduklarımız, diğer tarafta sosyal medyada insanların başına gelenleri anlattıkları paylaşımlar…
Yığınla sorun var bu ülkede ama bunlar yetmezmiş gibi polisiye olaylar da katlanılmaz hale geldi.
Bu ülkeye kimin ne için geldiği ne zaman kontrol edilecek ne zaman ülkeye girenlerin siciliyle ilgili bir çalışma yapılacak? Hep bir çalışma olduğu söyleniyor ama bu çalışma hiç bitmiyor.
Kaç yıldır bu ülkeye sırf suç işlemek için geliyor insanlar, hatta mahkemede bunu itiraf edenler bile var.
Ülkeye öğrenci veya işçi diye gelip de zorda bırakılan, suç işlemek zorunda kalan kişiler olduğunu görüyoruz.
Bu ülkeye işçi veya öğrenci getirenler, getirdikleri kişilerden sorumlu tutulmalı, insan hakkı ihlallerinin önüne geçilmeli.
Turist diye gelip de buralarda kalan, kaçağa düşen, suça bulaşan kişilerle ilgili tedbir alınmalı, bu ülkeye gelenlerle ve vatandaş yapılanlarla ilgili de daha titiz davranılmalı.
Bir sosyal medya paylaşımında, “Her türlü soruna, sıkıntıya katlanıyoruz, bari malımızı ve canımızı koruyun” diye yazıyordu.
Evet malımız ve canımız kaldı değil mi? Ondan da endişe edersek geriye ne kalacak?
Ancak o sosyal medya paylaşımının bir tarafına katılmıyorum, her türlü soruna, sıkıntıya katlanmak zorunda değiliz.
Hiçbir sıkıntıya, soruna katlanmak zorunda değiliz, hele de can ve mal güvenliğimizden hiç endişe etmemeliyiz.
Ülkeyi yönetenler sorunları çözecekleri iddiasıyla iktidara gelirler, o nedenle tüm sorunları çözmek zorundadırlar. Ah vah çekerek, endişe içinde, korkarak, ürkek bir kuş gibi yaşamak kader değildir.