Kıbrıs

4. Cumhurbaşkanı Akıncı, Crans Montana gecesiyle ilgili ilk kez detay paylaştı

Abone Ol

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 2025 cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından yeniden gündeme gelen müzakere sürecine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Hem Annan Planı hem de Crans Montana sürecine atıf yapan Akıncı, Kıbrıs Türk tarafının çözüm yönünde irade ortaya koyduğunu vurguladı.

Akıncı, hem 2004 Annan Planı referandumu hem de 2017 Crans Montana zirvesinde süreci koparan tarafın Kıbrıs Türkleri olmadığını belirterek, “2004’te de 2017’de de masadan kalkan biz olmadık” dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “ilhak” çıkışına da yanıt veren Akıncı, “Ada’da hiçbir karşılığı yoktur” ifadesini kullandı.

Akıncı, yıllardır tartışılan Crans Montana’nın son gecesine dair ilk kez bir ayrıntı paylaştı. Dönemin Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun kendisine özel bir bilgi aktardığını söyleyen Akıncı, şu ifadeleri kullandı:

“Son görüşmeden sonra baş başa kaldık. Mevlüt Bey bana, ‘Anastasiadis'in durumu bu. Bunu bırakıp seçim sonrası bakalım. Kendi halkına bunu kabul ettiremez. Daha sonra bizimle iki devletli çözümü konuşmaya hazır olacak’ dedi.”

Akıncı, bu değerlendirmeye o an itiraz ettiğini belirtti:

“‘İnanmayın’ dedim. Bu olmayacak. Hiçbir Kıbrıslı Rum lider bunu kendi halkına anlatamaz.”

Akıncı, kısa süre sonra Rum lider Anastasiadis’in “gevşek federasyon” açıklamalarıyla geri adım sinyali verdiğini, Rum tarafının Crans Montana’da sonuç almaya niyetli olmadığını savundu.

“Çözümü engelleyen taraf biz değildik”

Kıbrıs Türk tarafının hem 2004’te hem de 2017’de çözüm yönünde hareket ettiğini ifade eden Akıncı, Rum tarafının özellikle dönüşümlü başkanlık ve siyasi eşitlik konularında iç kamuoyu baskısı nedeniyle geri adım attığını söyledi:

“Çözümün önünde engel olan Türkiye değildi. Tıkanıklığın ana nedeni, Rum tarafının siyasi eşitlik konusundaki direnciydi.”

Akıncı, Berlin buluşmasına da atıfta bulunarak, Türkiye yönetiminin o dönem görüşmeye sıcak bakmadığını ancak kendisinin inisiyatif alarak süreci sürdürdüğünü belirtti.

“Türkiye ile görüş ayrılıklarım oldu ama engelleyici onlar değildi”

Türkiye ile geçmişte yaşanan görüş ayrılıklarına da değinen Akıncı, demokrasi ve yönetim anlayışı konusunda farklı düşündüklerini ancak çözüm süreçlerinde Ankara’nın engelleyici bir tutum takınmadığını vurguladı:

“Demokrasi ve laik cumhuriyet anlayışımızın farklı olduğu gerçek. Ancak çözüm süreçlerinde engelleyici olan Türkiye değildi.”

“Kıbrıs meselesi siyasi irade meselesidir”

Müzakerelerin yeniden başlayıp başlamayacağına ilişkin değerlendirmesinde ise Akıncı, sürecin tümüyle siyasi iradeye bağlı olduğunu söyledi:

“Siyasi irade olmazsa hiçbir süreç ilerlemez. Kıbrıs meselesi siyasi irade meselesidir. Hem iç talep hem dış dinamikler birlikte işlemediği sürece çözüm mümkün olmaz.”

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }