Halkımızda son zamanlarda bir tahammülsüzlük, hiçbir şeyi beğenmeme hali, özellikle sosyal medyada kişileri linç etme isteği baş gösterdiği ve bunun iyi bir şey olmadığı söyleniyor… Tahammülsüzlük…...

Halkımızda son zamanlarda bir tahammülsüzlük, hiçbir şeyi beğenmeme hali, özellikle sosyal medyada kişileri linç etme isteği baş gösterdiği ve bunun iyi bir şey olmadığı söyleniyor… Tahammülsüzlük… Birilerine veya bir şeylere sabır gösterememe, dayanamama… Peki daha çok kime var bu tahammülsüzlük? Tabii ki ülke yöneticilerine… Halkın ülke yöneticilerine artık sabır gösterme gücü kalmadı… Hal böyle olunca ne yapsalar göze batıyor ne söyleseler oradan bir eleştiri malzemesi çıkarılıyor… Aman da birisinin dili sürçse ya da sosyal medya paylaşımında bir anlam kayması olsa, yerden yere vuruluyorlar… Hele bazılarına karşı hiç tahammül yok… Bazılarının söyledikleri artık ciddiye de alınmıyor, ne söyleseler dalga konusu oluyor. “Yapılacak” denilen işlerin yapılmayacağını düşünüyor birçok kişi; “yine kandırılıyoruz” duygusu hâkim oluyor… Bazılarını kimisi yok sayıyor, kimisi dalga geçiyor, kimisi ise küfrediyor… Tahammülsüzlük neredeyse bir hastalığa dönüşmüş durumda. Daha çok yöneticilere yönelik olsa da bazen başka taraflara da sıçrıyor… Bence de bazen bazı şeyler çok abartılıyor, bazen insanlar çatacak, üzerinde sinirini boşaltacak birisini arıyor… Peki neden böyle oluyor? Çünkü halk sorunlardan bunaldı, canı burnunda, sıkıntılarından dolayı adeta boğulmuş durumda… Dokunsan patlayacak, çatacak yer arıyor… Bir de güvensizlikten dolayı tabii ki… Kandırılmanın canına tak etmesinden… Verilen sözlerin tutulmamasından, vaatlerin yerine getirilmemesinden… Söylenenlerin doğru çıkmamasından… Yönetim kadrosunun beceriksizliklerinden, başarısızlıklarından, ihmallerinden, istismarlarından… Hemen her alanda bitmek bilmeyen partizanlıktan… Halkı yolunacak kaz gibi görmelerinden. Çelişkilerinden, yasalara, anayasaya aykırı işler yapmalarından… Halktan tasarruf isteyen bazı yönetenlerin, kendilerinin herkesin gözü önünde savurganlık yapmasından. Ülke yöneticilerinin halkı anlayamamasından, düşman gibi görmesinden… Sorunları çözmemelerinden, halkı sıkıntıları ile baş başa bırakmalarından, hatta devlet eliyle sorun yaratmalarından dolayı güvensizlik var yönetenlere… İnsan güvenmediklerine tahammül gösteremez, katlanamaz, sabredemez… İnsan, canını yakanlara pembe gözlüklerle bakamaz ki… Sosyal medyadaki ağır eleştiriler ve kimi zaman hakaretlerin nedeni budur. Evet kimi zaman abartılıyor, küçük şeyler bile kişilere yönelik linçe dönüşebiliyor. Hakareti doğru bulmuyorum, bazı şeylerin abartılmasını da… Ancak hep söyleyene değil, söyletene de bakın… Vukuatlar, hatalar, kandırmalar, tutulmayan sözler, gerçek çıkmayan konuşmalar, halkın gözü önündeki savurganlıklar, en zor zamanlarda bile hortlayan partizanlık, vatandaşını düşman gibi gören zihniyet halkı bıktırdı… Bu keşmekeş içinde bu halk iyi bile dayanıyor aslında, bunca şeye maruz kalıp da çıldırmamak kolay mı? Vatandaşın nasıl bir ruh hali içinde olmasını beklersiniz? Yönetenler dua etsin ki halk henüz sosyal medyadaki ayaklanmayı, ete kemiğe büründürüp sokağa dökemiyor. Zaten onu yapabilseydi, belki de ülkede durum daha farklı olabilirdi.    

27 Şubat 2023