Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, eğitim sisteminin ezberci ve soru çözmeye odaklı olduğunu söyleyerek, bu sistemin sürdürülebilir olmadığını kaydetti.
KTÖS’ten yapılan yazılı açıklamaya göre Maviş, eğitim sistemi ve kolej sınavlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Eğitimdeki başarıyı sadece diploma almakla ölçmenin yeterli olmadığını kaydeden Maviş, kolej sınavlarının çocuklarda oluşturduğu stres ve baskıya dikkat çekti.
Maviş, geçmişte kolejlere sınavsız girişin olduğu dönemlerde öğrencilerin daha fazla gezi, gözlem, laboratuvar çalışmaları ve sportif faaliyetlere yönlendirildiğini ifade etti.
Sınav için tüm çocuklardan özür dileyen Maviş, eğitime yönelik olumlu adımların geliştirilmesi ve potansiyel yaratıcılık becerilerine odaklanan bir gelecek kurgulanması gerektiğini belirtti.
“Toplum olarak kendimize bakmamız gerek”
“Aslında bizim toplum olarak kendimize bakmamız gerekiyor. Artık üniversite mezunu olmak iyi bir iş sahibi yapmıyor insanları” diyen Maviş, artık kolejde okuyanın veya üniversiteyi bitirenin başarılı olduğu bir dönemde olunmadığını ifade etti.
“Kolej sınavları ezberci eğitimin en büyük handikapı”
Eğitim sistemi üzerinde değerlendirmeler yapan Burak Maviş, “akademik ihtiyaçları karşılayabilecek bir eğitim sistemi modeline hapsedildik” dedi. Maviş şu değerlendirmelerde bulundu:
“Aslında eğitim sistemimiz sinyal veriyor artık. Yapılar sürdürülebilir değildir. Bizler daha çok akademik ihtiyaçları karşılayabilecek bir eğitim sistemi modeline hapsedildik. Çocuklar, potansiyel, yaratıcılık ve beceriye göre değerlendirilmiyor. Kolej veya üniversite sınavları ezberci eğitimin en büyük dezavantajıdır. Aileler, çevresel koşullar ve demografik yapı nedeniyle kolejlere yöneliyor. Kolejlere alternatif özel okulları düşünüyorlar. Çocuklar ise sınava hazırlanırken ciddi bir baskı ve psikolojik stres altında oluyor. Senede 2 sınava yayılması önemli değildir.”
“Kolejlere sınavsız giriş mümkündür”
Kolejlere sınavsız girişin mümkün olduğunu dile getiren Maviş, bunun hayata geçirildiği dönemleri hatırlattı. “Kolejlere giriş sınavlarının olmadığı dönemde özellikle ilkokullarda, daha çok gezi gözlem laboratuvar çalışmaları, yaparak-yaşayarak öğrenmeye dayalı faaliyetlere yönelmişti. Sportif faaliyetler ön plana çıkıyordu. Başarıyı, okulların başarısını, koleje öğrenci sokmak ile, başarılı öğretmen, başarılı öğrenci ile değerlendirmeyip, bunun yerine sportif ve sanatsal faaliyetlerle ismi anılmaya başlanmıştı okulların.” diyen Maviş bu konu hakkındaki girişimlerinin devam edeceğini belirtti.
“Tüm çocuklardan da özür diliyorum”
“Yarınki sınava maruz kalmaları biz yetişkinlerin talepleri doğrultusunda olmuştur” diyerek, tüm çocuklardan özür dileyen Maviş, açıklamasını şöyle sonlandırdı:
“Sendikalar olarak da kendi öz eleştirimizi yaptığımda, tekrar geri gelmesini ortadan kaldıracak mekanizmalar geliştirmemiş olabiliriz. Onlar için istediğimiz alternatif, ezberci eğitimden uzaklaşacakları, potansiyel yaratıcılık becerileri ile değer bulacakları, ne kadar soru çözdükleri ile ilgili değil, sporu ile sanatı ile öne çıkacakları bir gelecek kurgulamak istiyoruz. En azından benim neslimin velilerini bu yönde ikna etme şansım vardır. Aileler kendi hayallerini kendi yapamadıklarını değil, çocuklarının hayallerini sorgulayarak, onlara imkân tanıyacakları güzel günler dilerim.”