Meclis Genel Kurulu'nda, Avrupa Birliği (AB) ile Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) ülkeleri arasındaki anlaşma tartışıldı.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman konuşmasında, BM Güvenlik Konseyi'nin 541 ve 550 sayılı kararlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bu kararlarla ilgili bilinmesi gerekenleri Meclis kürsüsünden tekrarlamaktan dolayı üzüldüğünü ancak bilgi eksikliği olduğunu ifade eden Erhürman, bu maddelerle ilgili topluma yanlış bilgiler verilmemesi gerektiğini dile getirdi.
Erhürman, KKTC’nin TDT’de gözlemci üye olmasına karşı çıkmadıklarını, aksine Avrupa ile azalan temaslara rağmen dünyaya açılmaya dönük adımların eleştirilecek bir durum olmadığını kaydetti. Müzakerelerin “iki devletli çözüm” temeline getirildiği zaman olayın tehlikeli hale getirildiğini savunan Erhürman, Türkiye Cumhuriyeti'ndeki televizyon programlarındaki tartışmalara bakıldığında pek çok şeyin bilinmediğinin görüldüğünü söyledi.
Devletlerin kendini güvene alacak anlaşmalar yapıp, ilişkileri geliştirebileceğini ifade eden Erhürman, Türk devletlerin, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni şimdi tanımadığını ancak büyükelçi atama kararından dolayı gürültünün bugün koptuğunu belirtti.
Erhürman, AB ile Türk devletler arasındaki anlaşmayı okuyup yorumlayarak, bu devletlerin Güvenlik Konseyi'nin 541 ve 550. kararlarını kabul ederek, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğünü tanıdığına işaret etti.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı’nın bu konudaki açıklamalarını da anımsatan Erhürman, KKTC’nin uluslararasında ve TDT toplantılarında yaşadığı sorunlara işaret ederek, KKTC’nin statüsünün oralarda da sıkıntıya yol açtığını belirtti. Erhürman, AB ile anlaşma imzalayan Türk devletlerinin KKTC ile de aynı ilişkileri kurulabileceği söylemlerinin doğru olmadığına dikkat çekerek, birlik ile güçlü bağlılık ilan eden Türk devletlkerinin KKTC'de temsilcilik açabileceğinin Meclis çatısı altında söylenmesini doğru bulmadığını kaydetti.
Bu devletlerin, BM çatısı altında bulunacak bir çözüm sonrasında KKTC ile ilişki kurabileceğini ifade eden Erhürman, “Oyunlardan vazgeçip, gerçeklerle yüzleşip, Kıbrıs Türk halkını dünyayla kavuşturalım. Ortak dile ihtiyaç var doğrudur ama bu da gerçekleri ortaya koymakla olur” dedi.
Tufan Erhürman, BM Genel Sekreteri'nin de, değiştirilmediği sürece BM Güvenlik Konseyi kararlarına bağlı bir müzakere masası kurabileceğine vurgu yaptı. Erhürman, bu kararlara bağlı olunup olunmamasına devletlerin karar verdiğine işaret ederek, Türkiye Cumhuriyeti'nin BM Güvenlik Konseyi kararlarına rağmen KKTC'ye büyükelçi ataması yaptığını ancak BM’nin bu kararlara bağlılığını sürdürdüğünü belirtti.
Erhürman, Kıbrıs Türk halkının artık dünyayla buluşmak istediğini ve kapalı kalmaktan sıkıldığını ifade etti.