Prof. Dr. Sertaç Sonan ve Prof. Dr. Ömer Gökçekuş tarafından Uluslararası Şeffaflık Örgütü kriterlerine göre hazırlanan “Kuzey Kıbrıs’ta Yolsuzluk Algısı 2023 Raporu” geçtiğimiz hafta yayınlandı. 324 iş insanıyla yapılan anketlerden elde edilen veriler ışığında hazırlan rapora göre KKTC, yolsuzluk algısında, 2022 yılında olduğu gibi 2023 yılında da 180 ülke arasında 140’ıncı sırada yer aldı.
Rapor hakkında yazılı ve sözlü basında birçok veri kamuoyuyla paylaşılmıştır. Ancak, bunlar arasında dikkati çeken ve özellikle siyasilerin gaile edinmeleri gereken husus hükümet edenlere yönelik artan yolsuzluk algısıdır.
2023 Yolsuzluk Algısı Raporunda en dikkat çekici nokta, KKTC’de çeşitli gerekçelerle işlerini yapabilmek için her dört iş insanından birinin yetkililere rüşvet verdiğini beyan etmesidir.    2022 Yolsuzluk Algısı Raporuna göre ise her 10 iş insanından dördü rüşvet vermiştir.
2023 Yolsuzluk Algısı Raporuna göre katılımcıların yüzde 58’i “kabine üyeleri arasında yolsuzluk çok yaygın” olduğunu beyan ederken bunu yüzde 54’le üst kademelerdeki memurlar takip etmektedir. 2022 Yolsuzluk Algısı Raporuna göre ise Başbakan ve Bakanlar yolsuzluğun en ‘çok yaygın’ (yüzde 84) olduğu grup olarak görülmekte; onları Milletvekilleri (yüzde 76) ve üst kademelerdeki memurlar (yüzde 69) takip etmektedir.
Yolsuzluk Algı Raporlarının diğer bir çarpıcı bulgusu, iş insanlarıyla yapılan ankette, başta Cumhuriyet Meclisi ve Hükümet olmak üzere ‘yolsuzluk ve usulsüzlüklerle mücadele etmesi ya da bunları ifşa etmesi gereken kurumların son derece başarısız/etkisiz bulunduğudur.
Uluslararası normlara göre hazırlanan ve uluslararası camianın itibar ettiği bu raporlar açıkça KKTC’de yolsuzluğun önemli boyutlara ulaştığını ve bu yolsuzlukları önlemesi beklenen siyaset kurumunun en fazla yolsuzluğa karışan grup olduğunu ortaya koymaktadır.
Yolsuzluk Algısı Raporlarının ortaya koyduğu hususlar algıdan ziyade maalesef olgu niteliğindedir. Çünkü iş insanları deneyimledikleri rüşvet hadiselerini ankette beyan etmişlerdir. Bu aşamada, KKTC giderek irtifa kaybeden uluslararası itibarını yeniden tesis etmek için özellikle Hükümet ve Yasamayı temsilen Cumhuriyet Meclisi “BİZİM VERİLEMEYECEK HESABIMIZ YOK” mottosuyla hareket ederek behemehal hükümet tarafından tüm kesimleri kapsayan Yolsuzluk İhtisas Komisyonu, Cumhuriyet Meclisi tarafından ise Yolsuzluk Araştırma Komitesi kurulmalı ve belirlenen makul/kısa sürede “Yolsuzluğu Önleme Eylem Planı” hazırlanarak Cumhuriyet Meclisi’nden ve Bakanlar Kurulu’ndan geçmelidir.
Sonuç olarak; Raporlara göre yolsuzluğa bulaşan kabine ve üyelerinden yolsuzlukla etkin mücadele etmelerini beklemek akla ve mantığa aykırıdır. Dolaysıyla, bu yönde hareket etmeleri için Meclis içi ve dışındaki muhalefetin ve Sivil Toplumun demokratik çerçevede büyük bir kararlılıkla gerekli baskıyı ve motivasyonu yaratması elzemdir.