Dünyanın her yerinde seçim süreçleri başladığında siyasi partiler de seçim kampanyalarına start verirler. Pek iddiası olmayan siyasi partiler haricinde seçim kampanyaları profesyonel kişiler ve/veya firmalar tarafından yürütülür.
Seçim kampanyalarının temel amacı hiç kuşkusuz zaman ayarlı olarak algı operasyonları vasıtasıyla bir siyasi parti veya adayın seçilmesini sağlamak için seçmenleri ikna ederek desteklerini kazanmaktır.
Siyasi sloganlar, bir kampanyanın marka stratejisinin hayati bir parçasıdır. Adayların vizyonunu, değerlerini ve vaatlerini birkaç kelimeyle özetleyerek seçmenlerin mesajla bağlantı kurmasını kolaylaştırırlar. ‘Akılda kalıcılık, Mesaj, Motivasyon ve Farklılaştırma’ başarılı bir siyasi sloganın temel unsurlarıdır. Etkili bir siyasi slogan ise kısa, akılda kalıcı, neşeli, özgün olmalı ve seçmenleri ilgilendiren kritik konulara odaklanmalıdır.
Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP), seçim sürecinin günümüzdeki evresinde kullanmakta olduğu slogan bilindiği gibi, “Birlikte Yöneteceğiz” şeklinde belirlendi ve duyuruldu. Bu sloganın konsepti hiç kuşkusuz seçmen ile adayın özdeşleştirilmesi, adayın aktif sürece katılması ve tam bir demokratik görünüm verilmesidir.
CTP’nin kullandığına benzer sloganların dünyadaki seçim kampanyalarında başarıyla tatbik edildiğine rastlamak mümkündür. Bunlara örnek, “Sizin Sesiniz, Bizim Geleceğimiz”. “Değişim İçin Birlikte” ve “Birlikte Daha Güçlüyüz” gibi sloganlar verilebilir.
CTP adına “Birlikte Yöneteceğiz” sloganını belirleyen uzmanların göz ardı ettiği veya dikkate almadığı önemli bir unsur olabilir. Birlikte yöneteceğiz algısı yaratmaya çalışılırken seçmen CTP’nin gerek parti yönetimi gerekse cumhurbaşkanlığı yaptığı dönem ile özellikle başbakanlığını yaptığı hükümet dönemlerini dikkate alarak yaratılmaya çalışılan algı ile o dönemin tecrübeyle sabit olgularını zihinsel süzgecinden geçirerek nihai bir idrake varacaktır. Dolayısıyla, seçmen nezdindeki algı ile olguların örtüşmediği durumlarda siyasi parti sloganlarının başarı şansı düşük olacaktır.
“Birlikte Yöneteceğiz” sloganını değerlendirip olumlu veya olumsuz bir algıya ulaşmasında KKTC seçmeni kuvvetle muhtemel aşağıdaki soruları gündemine alacaktır:
· CTP parti olarak tam bir demokratik yönetim sergilemekte midir?
· CTP Parti yönetimini seçmenle paylaşmakta samimi midir?
· Özellikle Erhürman’ın parti başkanı olduğu tarihten günümüze üye sayısında ne kadar artış gerçekleşmiştir?
· Parti yönetimini oluşturan MYK üyeleri, Parti Meclisi ve örgütleri ne sıklıkla değişmektedir? Yoksa belirli bir grup veya isimlerin hegemonyasında mıdır?
· Cumhurbaşkanlığı döneminde CTP, partili olmayan kesimlerle ne ölçüde yönetimi paylaşmış ve kurumsal bağ kurmuştur?
· Hükümette bulunduğu dönemlerde CTP çağdaş demokratik süreçleri ne ölçüde işletmiştir?
· CTP hükümette bulunduğu dönemde ne ölçüde liyakate önem vermiş ve partili olmayanları üst düzey yönetici pozisyonuna getirmiştir?
· Özellikle kriz dönemlerinde CTP hükümetleri parti gözetmeden paydaşlardan oluşan kriz masaları oluşturdu mu? ve bu gibi masaların iradesini hükümet kararlarına yansıttı mı?
· “Birlikte Yöneteceğiz” sloganının bir nevi sınavı olacak şekilde TDP’nin ortaklaşma talebini ete kemiğe büründürmek için Cumhurbaşkanlığı, Yerel ve Genel seçimlerde CTP ne ölçüde ortaklaşacağını topluma deklare edecek mi?
Sonuç olarak; Ziya Paşa’nın bilinen beytinde belirtildiği gibi, "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz/ Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde". Dolayısıyla gerek CTP gerekse diğer siyasi partilerin seçimde kullanacakları sloganların amaçladığı algı seçmenin zihnindeki olgularla örtüşmemesi halinde başarılı olma ihtimalleri düşük olacaktır.