Amerikan tarihinin en önemli markalarından olan Chevrolet bugünkü konumuz. Benim de hayallerimi süsleyen Camarro SS dünya otomobil tarihine damga vurmuş, özellikle Chevrolet adının Corvette serisi ise en özel otomobiller sınıfına girmeyi başarmış birer marka olmuştur .İşte bugün Amerikan rüyası Chevrolet’i biraz daha yakından tanıyacağız.
Louis Chevrolet, 1878 yılında İsviçre’nin La Chaux-de-Fonds kentinde dünyaya geldi. Bir saatçinin oğlu olan ve mühendislik tutkusunu babasından miras alan Louis, bir erkek çocuk olarak, sürekli eline geçen aletlerin parçalarını inceliyor, çalışma prensiplerini anlamaya çalışıyor ve onları geliştirmek için yollar arıyordu.
11 yaşında bir bisiklet tamircisinde çalışmaya başladığında ise ikinci tutkusu olan hızla tanıştı.
Diğer bütün çocuklar gibi, ilk kez bir yokuştan hızla aşağıya indiği anda duyduğu heyecanı asla unutmayacaktı. Fakat o anda birçoğumuzun aksine, bir bisikleti nasıl daha hızlı bir hale getirebileceğini düşünmeye başladı.
Louis çok sayıda bisiklet üretip bisiklet yarışlarına katılmaya, ve bu yarışlardan elde ettiği parayla da altı erkek ve kız kardeşine destek olmaya başladı.
Amerikalı emlak patronu Vanderbilt, üç tekerlekli motosikletini tamir ettirmek için Louis’in dükkanına geldiğinde, yıllardan 1896 idi. Louis motosikleti tamir etti ve Amerika’daki ilk servetini elde etmesi için onu teşvik eden Vanderbilt’’i oldukça etkiledi.
Yarışçı süper star
1901 yılında Louis, New York’a taşındı ve bir teknisyen ve tasarımcı olarak dünyanın en büyük otomobil üreticisi olan Dion-Bouton için çalışmaya başladı. Louis’in otomobil tutkusu daha çok tasarlamak ve yarıştırmak üzerineydi. 1905 yılında bir mili 52.8 saniyede kat edip bir hız rekoru kırarak ilk büyük otomobil yarışını kazandı. Aynı yıl, onu uluslar arası bir süperstar haline getirecek olan bir Amerikan yarışında elde edeceği 15 yıllık galibiyet serisinin de başlangıcıydı. 1911 yılında Louis şöhretini, General Company of New Jersey’in sahibi Bill Durant’ın ortaklığıyla kendi otomobil üretim şirketini kurmak için kullanmaya karar verdi ve böylece Chevrolet Motor Car Company (Chevrolet Otomobil Şirketi) efsanesi de başlamış oldu. 3 Kasım 1911 tarihinde Chevrolet Motor Car Company üretim hayatına başladı.
Bir şirketin kurulması
Chevrolet markası 100 yıllık tarihinde, iz bırakan hatta akıllara kazınan modellerini belirlemek için tasarımcısına danışmış. Camaro, Corvette, Bel Air ve tabiî ki İmpala.1912 Chevrolet Classic Six,Ünlü İsviçreli yarış pilotu Louis Chevrolet ve William Durant’ın biraraya gelerek Chevrolet Şirketini kurmalarından sonra üretilen ilk otomobildir. Classic Six modeli o dönemde en büyük kapasiteye sahip V8 motoru ile lüks, güçlü ve büyük bir modeldi. Bu heybetli model o dönemdeki çağdaş rakiplerinden çok daha pahalı olan 2.150$ fiyat etiketi taşıyordu. O dönemin rüya otomobilini Louis Chevrolet ve arkadaşı olan Fransız mühendisi Etienne Planche ile birlikte tasarladılar. 1911 yılında ilk kez halka tanıtılan, 1912 yılında ise satışına başlanan bu model , 1914 yılında, daha uygun fiyatlı modeller üretmek üzere Durant ve Chevrolet’in ortak kararı ile sona erdi. Bu dönem içinde 5.987 adet Classic Six üretildi.
Ve Efsane Corvette Doğdu…
Kökleri 1953'e kadar giden bu spor otomobilin, ilk üretildiği yılda, rakiplerinden farklı olarak sıra dışı bir şekilde, kaportası fiberglastan imal edilmişti. GM'in dizayn ekibinin şefi Harley Early, Avrupa üretimi spor otomobiller ile rekabet edebilecek bir otomobil üretmeyi hedeflemekteydi. İşte bu düşünce Amerikan spor otomobillerinin sembolü olacak Corvette`nin doğmasına neden oldu. 1953 yılında 300 adet el yapımı Corvette, Michigan'da küçük bir üretim hattında üretildi. 1955 yılına gelindiğinde satışlar,yıllık planlanan 10 bin adedin yüzde 65 altındaydı.
Otomotiv mühendisi ve eski avrupalı yarışcı olan Zora Arkus-Duntov, mühendis grubunun başına geçerek başlangıçta hedeflenen elit spor otomobil üretme misyonunu devraldı. Duntov hiç vakit kaybetmeden iki ana hususta devrim yaptı. Yol tutuşu ve performans. 1957 yılına gelindiğinde Corvette artık dönemin baş döndüren otomobili olmuştu. Zamana uymak için 4,6 litre, yakıt enjeksiyonlu motor ve 4 ileri vites ile güçlendirildi 1961 yılından itibaren Corvette`nin yarışlardaki üstünlüğü onu otomotiv sektöründe bir anda en güçlü konuma getirdi.
Otomobilin popülaritesi kısa sürede CBS Televizyonu`nun efsane şovu Routte 66 ile iyice arttı. Üretim artmış ve neredeyse 11 bin adedi bulmuştu. Motor gücü ise teknolojinin gelişimine paraler olarak artıyordu.Geldiği son nokta 315 beygir gücü üreten enjeksiyonlu V8 motordu. 1963 yılı corvete için tam bir dönüm noktası oldu. Piyasaya çıkan corvette`nin en yeni modelleri Sting Ray, Corvette Coupe ve Convertible`dan oluşuyordu. Corvette`nin geleneksel Convertible modeliyle beraber ilk kez Hardtop`lu olarak üretilmeye başlandı. 1968 model corvette, şekil değiştirerek önceki modellerden oldukça farklı bir görünüme sahip oldu. Chevrolet'in Marko shark 2 konsept aracını model alarak, insanların yüksek performans spor ottomobillerine bakış açısını tam anlamıyla değiştirdi. Convertible modeli 1975 modelin ardından kaldırıldı ve bundan sonra ilk üretim 1986 yılında gerçekleşti. 1977 yılında Corvette, 500 bininci otomobili üretim hattından çıkardı. Daha sonra üretilen modeller 1980 öncesi modeller kadar efsane olamadılar.
Louis artık, her zaman rüyasını kurmuş olduğu otomobilleri tasarlama şansına sahipti.
Daha yüksek mühendislik eseri ve diğerlerinden çok daha güvenli otomobiller üretmek istiyordu. Bu otomobillerin insanların büyük çoğunluğunun satın alabileceği fiyatlara mal olması da Louis’in bir diğer isteğiydi.
Chevrolet markası, Ford’un T Modelini en çok satan otomobiller listesinin 1. sırasından indirerek büyük bir başarıya imza attı.
BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ : CHEVROLET LOGOSU ve CAMARRO SS
Tüm dünyada “Papyon” olarak bilinen Chevrolet logosu,William C. Durant'ın kalmakta olduğu bir Fransız otelindeki duvar kâğıtlarındaki papyonlardan esinlenmesiyle 1912 yılında kullanılmaya başlanmıştır. Durant’ın yönetiminde tasarlanan Chevrolet’nin papyon şeklindeki logosu, 1913 yılı sona ermeden ilk kez bir ilanda görülmüştür. Logo 1914 yılında ise ilk kez Durant’ın yeni ve nispeten daha uygun fiyatlı Chevrolet’lerinde yer almıştır.
‘’MUSTANG YİYEN HAYVAN !!‘’ CAMARRO SS …
Chevrolet Camaro’nun ilk ismi!
Aslında bu model Camaro ismini almadan önce, araç için Panther ve daha birçok farklı isim düşünülmüştü. 2000’den fazla olan önerilerin içerisinden Panther kelimesi seçilerek, bizim Camaro olarak tanıdığımız araç 1966 yılında piyasaya sürülmüştü. GM, 28 Haziran 1966 yılında düzenlediği basın toplantısıyla tarihe geçmiş. Çünkü firmanın, Chevrolet modeli isminin artık Panther değil de Camaro olduğunu açıklamak için yaptığı girişim, o zamana kadar yapılan en dikkat çekici telekonferans olmuş. Şöyle ki Amerika’nın 14 şehrinde, otellerde toplanan basın mensuplarıyla, ilk defa bu kadar büyük ölçekli bir telekonferans düzenlenmiş. Firma, 1966 yılında Camaro ismini dünyayla paylaştığında, bu kelimenin ne anlama geldiği hakkında çeşitli görüşler ortaya atıldı. Örneğin bunlardan bir tanesi, Camaro’nun Fransızcada argo bir deyim olan camaraderie’yi temsil ettiğidir. Camaraderie ise arkadaşlık, samimiyet gibi anlamlara gelmektedir. Camaro hakkında yapılan bir diğer tanım ise “Mustang’ları yiyen hayvan” anlamıyla karşımıza çıkıyor. Bu efsanevi model piyasaya sunulduğunda, tam 7 adet farklı motor seçeneği bulunuyormuş. Camaro müşterileri arasında yalnızca 602 kişi, V8 tipli Z/28 Special Performance Package (Özel Performans Paketi) siparişi vermiştir. Bu seçenek, ilk başlarda SSCA yarış modeli olarak tasarlanmış. General Motors’un mühendisi ve yöneticisi Pete Estesi, üstü açık olmayan hemen her arabadan nefret ediyormuş. Bu yüzden, Camaro’nun Z/28 paketiyle yeniden tasarlanmasına karar vermiş. Sonuçta Camaro Z/28’in doğuşu işte bu şekilde olmuş. Camaro tasarlandıktan çok kısa bir süre sonra, SSCA Trans-Am serisinde kayda değer başarılara imza atmıştır. Chevrolet’in 7 litrelik motoru tamamıyla ayrıcalıklı bir tasarımdı. Bu modelden çok az sayıda üretilmiş olup, büyük hacimli motoru sayesinde fiyatı iki katına çıkan COPO ya da Central Office Production Order modelleri genel olarak profesyonel yarışçılar tarafından satın alınmıştır. Evet, 2. nesil Camaro’nun, 60’lı yılların beğenilen modeli Ferrari Lusso 250 GT’den temel alınarak tasarlandığını söyleyebiliriz. 1975 ile 1989 yılları arasında International Race of Champions’a damgasını vuran araç Camaro modelleri olmuştur. Camaro’nun 1985 yılında tanıttığı IROC-Z uyarlaması da Kuzey Amerika’da yapılan otomobil yarışının ismini simgelemektedir. ‘SS’ise Super Sport anlamına gelmektedir.