Depremle ilgili kaynak yaratmak amacıyla hazırlanan “Deprem ve Diğer Doğal Afetlere Yönelik Mali Yardım ve Hazırlık Yasa Önerisi”, kamuoyundan onay almamasına, sert tepkilere rağmen meclisten hükümet...
Depremle ilgili kaynak yaratmak amacıyla hazırlanan “Deprem ve Diğer Doğal Afetlere Yönelik Mali Yardım ve Hazırlık Yasa Önerisi”, kamuoyundan onay almamasına, sert tepkilere rağmen meclisten hükümet milletvekillerinin oyuyla geçti… Hükümet edenler, bu yasa önerisinin halk tarafından neden kabullenilmediğini anlayabilmiş değil ya da anlamak istemiyor. İtirazlar, sırf hükümete “para vermemek” için değildir… İtirazlar, bu halkın pinti ya da bencil olduğunu göstermez… Bu halk, bu kesintilerle fakirleşmeyeceğini de biliyor… Mesele şudur ki; hükümetin başka hiçbir çözüm yolu aramadan elini cebine atması nedeniyle insanlar kendini enayi gibi hissetmektedir. Mesele şudur ki; dört yılı aşkın süredir bu üç parti iktidardadır ve yaptıklarıyla ya da yapamadıklarıyla halka güven vermemektedir. Halkın hükümete güven duymamasının yığınla nedeni var. Azınlık hükümetinin tüm başarısızlıkları ve fiyaskolarına rağmen yeni bir sayfa açacağına halkın büyük kesimini inandıran büyük ortak sandıktan daha güçlü çıktı ve yine küçük ortaklarla koalisyon kurdu ama o beklenen beyaz sayfa hiç açılamadı, başarı yerine başarısızlıklar arka arkaya geldi, vaat edilen hiçbir şey yerine getirilemedi. Parti içi kavgalar, hesaplaşmalar bitmek bilmedi, halen de devam ediyor… Hükümet etmek bu kadar kolay mı? Kolay tabii ki… En kolayı vatandaşın maaşından kesmek ve bir hayli ek vergiler yaratmak… En kolayı bu; oturduğun yerde iki kalem oynatarak elini vatandaşın cebine sokmak… Hükümet edenler, bundan daha farklısını, daha zorunu, daha zahmetlisini yapmayı bırakın denemeyi düşünmedi bile… Maaş kesintilerini ve ek verileri yaparken halka, “Biz de şu, şu, şu tasarrufu yapıyoruz” bile diyemediler. Bir örnek veremdiler halka, nerden tasarruf edecekleri konusunda. Muhalefetten, sivil toplum örgütlerinden onlarca öneri yapıldı, hiçbirini değerlendirmediler. Hükümet edenlerin lüksünden, konforundan, savurganlığından vazgeçtiğini gösteren tek bir örnek yok… Hükümet edenler tasarruf edileceğini söylüyor ama bu konuda ayrıntı vermiyor ve yine inandırıcı olamıyor… Yıllardır hükümetlerin ihmal ettiği eğitim ve sağlık binalarını inşa ve tamir etme meselesi halkın sırtına bindirilecek. Başka eksiklikleri de… Bu halk depremden sonra gönüllü olarak birçok katkı yaptı ama hükümet yasa ile ondan para koparmaya çalışınca tepki gösterdi, tepki gelince de gönüllülüğe bile yasayla ayar getirildi. “Deprem ve Diğer Doğal Afetlere Yönelik Mali Yardım ve Hazırlık Yasa Önerisi” yasallaşana kadar üç- dört kez revize edildi, değişti. Tepkiler bir yere kadar işe yaradı, önerinin birçok itiraz edilen yanı değiştirildi. Sonuçta hükümet tümden geri adım atmadı, bildiğini okudu, kolay olanı yaptı. Bazıları “Ne yapsınlar, maddi olanaksızlıklar nedeniyle mecburdular bunu yapmaya, çaresizdirler” diyor… Mecbur… Çaresiz… Halbuki ne vaatlerde bulunmuşlardı seçim öncesinde, bu ülkeyi uçuracaklardı, tüm sorunları çözeceklerdi… Bırakın uçmayı, resmen yere çakıldık… Hiçbir sorun çözülmüyor… Her yerde sorun, sıkıntı var… Acizlik o kadar ileri düzeyde ki eğitim çadırlara kadar indi… Hiçbir şey veremeyerek, toplumu sorunlara boğarak, hep istemek, hep elini halkın cebine sokmak, ne kadar kolay bir hükümet etmek bu böyle? “Bu toplum bunu hak etmiyor” dedi bir dostum. Acaba mı? Ben buna pek emin değilim… Çok özür dilerim; genelleme yapmayayım ama “Halkın büyük bölümü sinmiş, kabullenmiş haliyle, sessizliğiyle ya da sosyal medyaya sıkışıp kalmış öfkesiyle bu muameleye müstahaktır” dersem sakın bana kızmayın…27 Mart 2023
