Bildiğiniz gibi devlet bünyesinde, kurumlarda, KİT’lerde yönetim kurulları vardır. Bu yönetim kurullarının hemen hemen tümüne hükümetler atamalar yapar. Eğer iktidarda koalisyonlar varsa, koalis...

Bildiğiniz gibi devlet bünyesinde, kurumlarda, KİT’lerde yönetim kurulları vardır. Bu yönetim kurullarının hemen hemen tümüne hükümetler atamalar yapar. Eğer iktidarda koalisyonlar varsa, koalisyon ortakları buralara seçtikleri adamlarını gönderirler. Bu yönetim kurullarına çoğunlukla sadık partililer gönderilir tabii ki. Neden biliyor musunuz? Partisinin kurmaylarının her istediğini yapsın diye. Başbakanın, bakanların sözünden çıkmasınlar diye… Yönetim kurullarındaki bu kişilerin “hık deyici”, “kafa sallayıcı” olmasını istedikleri için… Uslu uslu otursunlar, ne derse onu yapsınlar diye… Yönetim kurullarına o işle hiç alakası olmayan kişiler de atanır, zaman zaman uzman kişiler de… Ancak o kişileri oraya atayanlar, onların beyinlerini de ipotek almak isterler. Uzmanlıkları ne olursa olsun, yönetim kurulu başkanı ve üyelerinin o kurumu yönetirken, kendi uzmanlık alanlarını, becerilerini, yeteneklerini unutması istenir… Çok aşağılayıcı bir durum… Atadığın kişiye saygı göstermeyeceksin, onu bir beyinsiz gibi yönetmek isteyeceksin… Sonuçta oradaki kişiler bazı icraatlar yapıyorlar, ihalelere çıkıyorlar, imzalar atıyorlar, risk alıyorlar. Yaptıkları işlerle o kurumların başarısı ya da başarısızlığında rol oynuyorlar. Kendi akıllarını, beyinlerini kullanmayıp da ilgili bakanın ya da başbakanın aklıyla hareket edeceklerse, onlar artık bir insan, bir birey olarak kabul edilebilir mi? Bu aşağılayıcı, bu hiçleştirici duruma neden katlansın bir insan ya da insanlar? Buna iki nedenle katlanabilir; ya oraya atanmaya uygun özellikleri yoktur, liyakat ilkesine uyulmamıştır, o nedenle sesini çıkaramaz ya da bir menfaati vardır o nedenle susar, ne isterse olsun… Her isteneni yaparlarsa sorun yok ama “Bu böyle olmaz, yapamayız. Doğrusu budur, biz bunu yapmak istiyoruz” derlerse, işte o zaman kızılca kıyamet kopar… Vay sen misin partinin kararına uymayan? Vay sen misin bakanın sözünü dinlemeyen? İlgili bakan öfkelenir, katlanamaz buna ve atadığı kişileri görevden alır. Yönetim kurulu üyeleri kendi bilgi birikimine, uzmanlığına, eğitimine göre hareket etmiş, yasalara uymaya çalışmış… İnanın ki hükümet edenler, bakanlar için hiç önemli değil. Geçmişte çok oldu böyle şeyler… “Sözümü dinlemiyorlar” dediği kişileri, yine kendilerinin atadığı yönetim kurulu üyelerini görevden aldılar. Benzer bir olay yaşandı yine…  Eğitim Bakanı, Atatürk Öğretmen Akademisi (AÖA) Yönetim Kurulu’nu toplu şekilde görevden aldı, karar Resmi Gazete’de yayımlandı. AÖA Yönetim Kurulu’nun topluca görevden alınmasının nedeni, bakandan habersiz akademi başkanı ataması yaptıkları içinmiş… Sanki oraya atanan kişiler geri zekalıdır da ne yapacağını bilmez, bunu bakana veya bakanlar kuruluna soracaklar. Çünkü o yönetim kuruluna gelenlerin karar verme yeteneği yoktur. Profesörleri, doçentleri, uzmanları, tecrübeli değerli insanları yönetim kuruluna atayacaksınız, sonra da onlara geri zekalı muamelesi yapacaksınız, çocuk gibi azarlayacak, “höt” deyip görevden alacaksınız. Bravo size… Başka iddialar da var tabii… Aslında Eğitim Bakanı bu kararı almak istememiş ama baskı görmüş, parti dengeleri devreye girmiş, güçlü bir partili aileye yenik düşmüş, illaki bir isim dikte ediliyormuş, onu yönetim kurulu başkanlığına getirmek için bu toplu görevden alma gerçekleşmiş… Ben odur, budur, şudur bilmem… Bildiğim bir şey var ki; herkesin gözünün içine baka baka yapılan bu alicengiz oyunları artık kabak tadı verdi, mide bulandırıyor. Bu yönetim kurullarına iş yaptırılmıyor, partizanlık, el yordamıyla yönetme, atadığın kişiye, bilgi birikimine, uzmanlığına saygı göstermeme defalarca tekrarlanıyor… Doğruyu, yasal olanı, akılcı olanı değil de “parti dengesi” ve “parti kararı” aramakla ve gözetmekle bu ülkede daha çok fiyaskolar yaşanır, çok başarısızlık, çok iflas, çok batma olur… Çok uzağa gitmeyin Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun (KIB-TEK) yaşadığı sıkıntıların nedenlerinden en önemlisi böyle yetkisiz yetkili, “kafa sallayıcı” yönetim kurulları değil midir? Hiçbir ders almadan siz devam edin böyle de çok iyi yerlere geleceğiz… Kör edeceğiz…  

31 Mart 2023