Sn Cumhurbaşkanımız, Kıbrıs meselesinde söz sahibi olan, yıllardır masum Türk halkına haksız  ambargo-izolasyonları reva gören, saldırgan-darbecilere Cumhuriyet ortaklığımızı hediye eden   BMGK, Mart 1964’te üç aylığına aldığı 186 nolu hukuk dışı oldubitti karar, üzerinden 711 ay geçtiği halde çözümsüzlüğün esas sebebi olduğu aşikarken neden uzatıldığını, Türklerin neden cezalı tutulduğunu, saldırganların neden mükafatlandırıldığını sorunuz. Kıbrıs sorununu yaratanları, sebebini, bize yaptıklarını, AKRİTES ve İFESTOS Türkleri imha planlarını, çözümden kaçanları, adaletsiz BMGK’nin taraflı tutumunu dünyaya duyurmalıyız.

          Aramızdaki tek fark Garantör Anavatanlarının olmadığı, daima desteklediğimiz Filistin Halkının yöneticilerine, Kıbrıs sorununu kimlerin ne zaman niçin nasıl başlattığını, kaderlerinin Rumlarla değil Kıbrıslı Türklerle örtüştüğü gerçeğini anlatalım. Gerçekleri bilmiyor olamazlar, nedense ülkemize uğramazlar. Güneyle haşır neşir, belli ki baskı altındalar, diğerleri gibi bilerek darbecileri desteklerler madem nasıl kurtulacaklar?      

          1963’lerde Türklerin imhası için Rumlara silah gönderen Çekoslovakya ikiye ayrılmadan önce 1989’da elçileri iki toplumu birleştirmek için her ay toplantılar düzenlemeye başlamıştı. 3 yıl sonra baktık Çeklerle Slovaklar kavgasız gürültüsüz ayrıldı iki egemen devlet oldular. Slovak elçiler hala ayni toplantıları düzenliyor. Yahu birisi çıkıp da sormaz, kendileri ayrıldı da kanlı bıçaklı, her şeyleri farklı iki toplumu niçin birleştirmek isterler? Pişman mı oldular yoksa? Ben çok sordum cevap yok.

         BMGS Temsilcisi sn Stewart, çözümün anahtarı Kıbrıs’ta değil, Mart 1964’te 186 ile çözüme kilit vurulduğundan beri BMGK’dedir. O yüzden 11 yılın sonunda savaşa sebep oldu. Sizden öncekiler de kilit açılmadan boşuna gelip gittiğinden 711 aydır çözüm olmuyor. Sorunu yaratanlar, çözümden kaçanlar bellidir sebebi de. Darbecileri neden koruyup kolladı, masum Türklerin ortaklığını saldırganın işgaline neden onay verdi tek egemen yaptı? Türkleri haksızca neden cezalandırdı? 186 neden 711 aydır uzatılır? Türk ortak olmadan Kıbrıs Cumhuriyeti nasıl olur açıklanmalı. BM kayıtlarında Rumlardan oluşan KC yoktur. Cumhuriyetin yıkılmasından BMGK sorumludur. Türkler yok sayıldı, devletten atılmasında Rumlardan fazladır payı.

          En başından kararı-tutumu adaletli değil taraflıdır, çözümsüzlüğün tek sebebidir. 21 Aralık 1963 ve 15 Temmuz 1974 darbeleri,  BM için bir şey ifade etmez mi, Makarios’un kaçırılması, terörist başının Cumhurbaşkanı atanması, Helen Cumhuriyetinin ilanı, karakolların sarayın bombalanması, AKEL’cilere yapılanlar, Türklere yapılan katliamlar, BM’de Makarios’un itirafları, Yunan’ın yirmi bin kaçak askeri falan BM için bir şey ifade etmiyor mu? Hiçbir şey bu gerçekleri örtemez, BMGK’nin kasıtlı haksızlıklarını hem Türklerin eşit egemen ortaklığını.

          ABD elçisi Sn Fisher, belirttiklerim ülkeniz için de geçerlidir. Dünyayı güya idare eden ayar veren kuruluşun beşlisinde en etkili olan, 60 yıllık Kıbrıs sorununun merkezinde Türk ortağa yapılan haksızlıklarda, çözümsüzlüğün uzamasında, saldırganların kollanmasında, Cumhuriyeti yıkan işgalcilerin meşru sayılmasında baş roldeki ülkenin Büyükelçisi olarak 50 yılda sonuç alınamayan Federasyon görüşmelerinde tarafların eşitsizliği, bu nedenle çözüme ulaşılamadığı ortadayken hala ısrarlı olmanız şaşırtıcı. Üç aylık 186 kararını ABD’ye güvenerek imzalayan, sonrasında aldatıldığını açıklayan koskoca İsmet İnönü’yü oyuna getiren, darbecilere silah ambargosunu kaldıran, birlikte tatbikatlar yapan, yardım yapan, masum tarafa haksız cezaları reva gören, haksız 186 kararın uzatılmasını sağlayana güvenimiz yoktur, Uluslararası Antlaşmaları üç yılda çiğneyip darbecilere çiğnetenlere zerre yoktur.

Parantez açalım, madem kötü gidişi protesto için sendika greve gider, bütün sendikalar katılsa daha etkili olur. Süresiz bütün işyerleri  okullar, Hastaneler, limanlar, oteller vs hayat dursun. Yıkana kadar, kendimizi bitirene kadar, meydanlar boş kalmasın. Faturayı öğrencilere keserek, çocuklarımızın yolunu okullarımıza kilit vurarak mı aydınlatacağız? Şehit Şampiyon Meleklerimizin taşıdığı bayrağı daha yukarılara böyle mi çıkaracağız, anılarına amaçlarına böyle mi sahip çıkacağız? Japonlar grev yerine iki kat çalışırlar, ilgilileri böyle uyarırlar. İşbirlikçi eski tüfek kapıları aça aça Kıbrıs’ı birleştireceklermiş diyor, da birleşince ne umarlar? Sn Veliler, bir pireye yatağın yorganın yanmasını seyredeceksiniz?