Adanın yıldız futbolcularından olacağı konuşulan Mustafa Çelik, geçirdiği trafik kazasının ardından hayatının geri kalanını tekerlekli sandalye ile sürdürmek zorunda kaldı. Ancak bu durum Çelik’i hayat sevgisinden uzaklaştırmadı. Belki yıldız bir futbolcu olmadı ama tekerlekli basketbol takımının yıldız oyuncusu ve ülkedeki engellilerin hayatına dokunan onları hayata bağlayan bir isim oldu.

    Bağımsız Gazete, Mustafa Çelik’in hayatını eşi Özlem Çelik’ten dinledi. “Biliyorum o bizi görüyor. Zaten böyle olduğunu bilmesem yaşayamazdım” diyen Özlem Çelik, ayrıca eşinin son projesi olan spor salonu projesinin hâlâ hayata geçmemiş olması nedeniyle de ufak bir sitemde bulundu.

440446129 809407277288051 267792317599734395 N

‘Mustafa’nın engelli olması engelliler için büyük şans oldu’

   Özlem Çelik, kendisine sorulan “eşiniz nasıl biriydi” sorusunu “İnsanüstü bir varlıktı” diye yanıtlarken, Mustafa Çelik’in 7’sinden 70’ine herkesin hayatına iyi bir şekilde dokunmuşluğu olduğunu anlattı.

   Özlem Çelik ayrıca ister engelli olsun, ister olmasın eşi Çelik’in bütün insanlara iyi bir dokunuşu olduğunu söyleyerek, onu tanıyan engellilerin, onunla hayata tutunduğunu ve onunla çok şey başardığını belirtti.

   Çelik hatta bir köşe yazısında “Mustafa’nın engelli olması engelliler için büyük şans oldu” diye yazıldığını ifade etti. 

440566107 1149566206241551 1963836045545882744 N 

Büyük bir aşk hikayesi…

   Özlem Çelik, eşi Mustafa Çelik ile tanışma hikayelerini ise şöyle anlatıyor:

   “Biz 23 Nisan’da tanıştık. Babam öğretmendi. Vadili köyüne taşındık... O beni görüyormuş. Abimin arkadaşıydı. Ondan sonra 23 Nisan töreninde bir çocuk vardı onu tuvalete götürürken beni gördü. Bende onu gördüm. Ben küçüktüm. Benim için birini sevmek, birine aşık olmak çok büyük bir olaydı. O bana şiirler yazdı... Ben geri çevirdim. İstemedim… Ardından başka birini sevdiğimi düşündü. Bir şiir yazdı ve şiirin adını da “Hep gül meleğim” koymuştu. Onu bana okuttular. Ben onu okuyunca hayatımda biri olmadığını söyledim. Ama aslında Mustafa’yı çok beğeniyordum. Ondan sonra kaptırdım kendimi. Ardından kaza geçirdi.

   Kazadan sonra hiç görüşemedik. Arkadaşları aracılığı ile mektuplaştık. Şimdiki gibi imkanlar yoktu. Ardından adaya geri geldi. Sonra ben üniversiteye gittim. O da kazandı, ancak çalışmayı tercih etti”.

   Evlenmelerinin ise okulu bitirdikten sonra Mustafa Çelik’e kaçması ile olduğunu kaydeden Özlem Çelik, ailesinin ilk başta bu evliliğe karşı çıktığını söyledi.

   Ancak daha sonra babası dışında tüm aile bireyleri ile barıştığını kaydeden Özlem Çelik, bir bayram günü de eşi Çelik’in kendisini babasının elini öpmeye götürmesi ile barıştıklarını anlattı.

 440571148 1401626277155723 6283898141383105282 N

“Mükemmel bir eşti”

   Özlem Çelik, eşi Mustafa Çelik’in mükemmel bir eş olduğunu söyleyerek “Mükemmel bir eşti. Ben onun engelli olduğunu hiç hissetmezdim. Her şeyini kendi yapardı. Evde yemek olsun, her şeyi yapardı. Çok güzel ciğer ve kebap yapardı. Dağınık biri değildi. Eşim engelli diye hiç hissetmedim. Bana karşıda çok iyiydi. Sevildiğimi hissederdim” dedi.

441232097 801251235247035 1308041347179411320 N 

Basketbola İngiltere’de tanıştı…

   Özlem Çelik, eşi Çelik’in basketbola tanışmasının ise İngiltere’de tedavi gördüğü sırada olduğunu anlattı. Orada Mustafa Çelik’i basketbola götürdüklerini ifade eden Özlem Çelik, eşinin orada ülkesinde de basketbol takımı kurmaya karar verdiğini söyledi.

   Özlem Çelik, “Spor en büyük rehabilitasyon olduğunu söylerdi....Biz arabamızda 3 sandalye, 3 sporcu maçlara giderdik. İlk başlarda bende gider top taşırdım. Hafta sonu engellileri dolaşırdık. Böylece takımdaki oyuncu sayısı artmaya başladı” dedi.

   Özlem Çelik ayrıca eşinin en büyük arzusunun bir spor kompleksi kurmak olduğunu ve bunun hâlâ yapılmamasının da kendisine bu yöndeki ümitlerini kaybettirdiğini ifade etti.