28 yaşında evli bir erkeğim. 1 çocuğum var ve eşimi çok seviyorum. Biz çocukluktan beri tanışırız. Önce oyun arkadaşı, sonra arkadaş ve sevgili olduk. Evleneli 4 yıl kadar oldu. İkimiz de çalışırız. Bir sıkıntımız yok. Hayatımız gerçekten güzeldir. Ama son zamanlarda anlam veremediğim ve kafamı karıştıran bazı değişik şeyler yaşıyoruz. Ne yapayım nasıl davranayım bilemiyorum.

      Kısacası benim eşim her zaman biraz hassas yani duygusaldır. Babasını çok erken kaybettiği için böyle olduğunu düşünürüm. Zaten benim babamla da baba kız gibidirler. Sıkça babasızlığının bittiğini söyler ve hepimiz çok mutlu oluruz. İyi huylu ve sevecendir. İşte bu nedenle son aylardaki değişimini anlamakta zorlanırım. Ona nasıl yardım edebileceğim konusunda size danışmak istedim. Çünkü “bir psikoloğa gidelim, mutsuz görünüyorsun” dediğimde çok büyük bir kavga çıkardı. İlişkimizde ilk defa bu oldu. Esas sorun sevdiğim kadın çok sinirli oldu. Sadece bana değil, çocuğumuza, annesine, teyzesine hiç tahammülü kalmadı. Aileme de zoraki katlanıyor gibi davranır. Ağzından kötü söz çıkmaz bu yüzden benim ailem farkında değil. Ama ben, çocuğumuz ve annesi ile teyzesi her şeyin farkındayız. Bir şey sorsak veya istesek hemen bağırıp çağırmaya başlar. Onu memnun etmek için ne yapabileceğimi sordum bana “yok ol, gözüm görmesin seni” dedi. Sonra ben üzülünce saatlerce ağladı. Teselli edemedim. Kendini kötüledi durdu.

      Ona yardım etmek isterim, edemem. Onu kaybetmek istemem. Ne yapacağımı şaşırdım. Benim en büyük korkum, onu kaybetmektir. Lütfen bana bir yol gösterin.

Rumuz: BİR YOL OLMALI

      Anlattıklarınız bir sorun olduğunu ve eşinizin bunu reddeden davranışlar gösterdiğini işaret ediyor.     

      Bilmeniz gerekir ki, yaşadığınız her neyse, o kabul etmeden çözmeniz imkânsızdır.   

       Bu değişimin ardında pek çok neden olabilir diye düşündüm. Bu nedenle, neden böyle davrandığı ile ilgili yazacaklarım tahminden öteye gidemez.

       Belki ilişkinizde bazı yorgun noktalar var ve eşiniz bunların etkisinde. Demek istediğim, ilişkilerin gelişimi, değişimi gereklidir. Rutin hale dönüşen ilişkiler, tarafları bezdirebilir ve ilişki için çaba göstermekten uzaklaştırabilir. Karınız, ortak hayatınıza farklı bir gözle bakmaya başlamış olabilir. Bu sizi, ortak yaşamınızı reddediyor demek değildir. Belki bilmediğimiz boyutta sorgulamaları var ve bunlar onu alt üst ediyordur?

      Eşiniz belki de kendi içinde bazı çatışmalar yaşıyor ve size yansıtmak istemiyor. Hepimizin yaşamla olan dansımızda yorgun düştüğümüz ve depresif tepkiler verdiğimiz dönemlerimiz olabilir. Özellikle baba yoksunluğu ile geçen bir çocukluk ve gençlik dönemi, kişiyi dönem dönem yalnızlığa, kedere, depresif çöküntüye itebilir.

      Bu olasılıkları artırmak mümkündür ama gerçekte onun dünyasında neler olup bittiğini, o izin vermedikçe anlamak pek de kolay değildir.

      Neden ne olursa olsun, öncelikle yanında olun. Destek verin. Çok sorgulamayın ve bir süre fazla bir şey beklemeyin. Kararlarına saygı duyun ve konuşmaya, paylaşmaya hazır olduğunda bekliyor olacağınızı iletin. Onun sadece kocası değil, hayat arkadaşı, çocuğunuzun da babasısınız.

      Evlilik; dikensiz gül bahçesi değildir ve anlayış, sabır ve dayanışma ile pek çok fırtınanın atlatılacağını unutmamak gerekir.

      Bir psikolog veya psikiyatrist ile görüşmeye tepkili olabilir. Üstüne gitmeyin. Belki, kendi bağımsız iradesi ile bunu yapacaktır. Biraz bekleyin ve şefkatinizi eksik etmeyin. Çocuğunuzu bu gelgitler başladığında uzaklaştırın. Annesi ve teyzesi de eleştirmeden ve şefkat ile yaklaşsınlar. Elimizdeki tek ayırt edici bilgi, eşiniz sadece en yakınlarına içerisindeki karmaşayı, huzursuzluğu yansıtıyor. Bunu unutmamaya çalışın.