Dün ülkemizde bir garip firar olayı yaşandı. İçlerinde “cinsel tecavüz” dahil birçok sabıkası bulunan ve “azılı suçlu” denecek durumdaki zanlılar, ellerindeki kelepçelerden bir şekil kurtulup “tutuklu nakil aracının” arka kapısının kilidini kırarak kaçmayı başardılar. Nasıl mı?
  Anlatayım ama önce size biraz araçtan bahsedeyim. Tutuklu nakil aracı 2005 model bir Volkswagen LT-46 kapalı van. Normalde bu araç yolcu ve yük taşıma için tasarlanmış. Rahat koltukları, havalandırması ile uzun yolculuklarda tercih edilen bir modeldi. Aynı şekil yük taşımak için de geniş iç hacime sahip bir araç. Zamanında ticari firmaların da tercihleri arasındaydı…
  Peki bizde bu araç ne olarak kullanılıyor? Tutuklu taşımak için…
  Mahkeme ile cezaevi arasında, yargılanan tutuklu zanlıları taşıyor.
  Korumalı “penceresi olmayan”, havalandırması yetersiz, normal anahtarla kilitlenen ve tek tutuklu giriş kapısı olan bir araç. İç mekanda özel tasarlanmış bir de kafes bulunuyor. Tutuklular o kafesin içerisine konuyor ve “gancelli pekisi” gibi bir kilit sistemiyle kilitleniyor.
  İddiaya göre firar esnasında araçta yaklaşık 15 kişi bulunuyormuş. Kafesin içerisi tutukluları sığmadığı için, polis koruma koltuklarına da tutuklu konuluyor, aracın arkasında kendi hallerine bırakılıyor. Hemen kapının dibinde oturan zanlılar, sıkıştırılmış sunta benzeri kapı boşluk korumasını kırarak aracın kilidini bir şekil açmayı başarıyor. Hareket halindeki araç trafik sıkışıklığına maruz kalınca, zanlılar aracın kapısını açarak dışarıya çıkıyor ve kaçıyorlar. Araçta bulunan 15 kişiden firar eden sadece 3 kişi, kaçtıkları bölgede çalışır vaziyette buldukları bir aracı da çalarak hızlıca kayıplara karışıyor. Çevredeki vatandaşların uyarılarıyla durumu fark eden polisler firarilerin peşine düşse de nafile.
  Peki firar etmek bu kadar kolay mı yani bu ülkede?
  Tutuklu nakil aracının güvenliği bu mu yani?
  Toplumu tedirgin etmek bu kadar mı basit?
  Tutuklu nakil aracının yetersiz olduğu defalarca dile getirilmiş, haberlere bile kaç kez konu olmuş.   Fakat her şeyde olduğu gibi bunda da uyarılar dikkate alınmamış.
  Araca normalinden çok fazla sayıda kişi konulduğu, havasız kaldığı, yaz aylarında ise birçok kişinin aracın arkasında baygınlık geçirdiği söyleniyor. Hatta bu bayılma olayının bir yenisi de havaların ısındığı son zamanlarda meydana gelmiş.
  Hükümet bu konuya neden duyarsız kalıyor peki, insan ister istemez merak ediyor. “BMW” ve “Mercedes” dahil birçok yeni, pahalı marka araç polis teşkilatına kazandırılırken, içerisinde “insan” taşınan tutuklu nakil aracı neden göz ardı ediliyor. İçerisindeki “suçlu” dahi olsa neden bu “insanlara” işkence çektiriliyor anlamak pek mümkün değil.
  Umarız bu firar olayı herkese bir ders olur ve umarız ki bu “çağda”, özellikle tutuklu kişilere yönelik bu tip “çağdışı” uygulamalar yeniden gözden geçirilir ve daha güvenli, daha insanca bir yargı süreci yaşanır.

***

  Dün meydana gelen firar olayının ardından polis alarma geçti. Sürdüğü iz sonucu ve aldığı ihbarlar doğrultusunda, firarilerin Akdoğan bölgesinde olduğunu tespit etti. Polis önce firarilerin kaçarken kullandığı aracı buldu. Ardından da bölgeyi abluka altına aldı. Özel Harekat Polisi’nin de desteğiyle bölgede adeta kuş uçurtmadı. Her yeri didik didik arayan polis, firarilerin evlerinin bölgesinde aramalarını sıklaştırdı. Polis, sezgilerini de kullanarak, art arda düzenlediği başarılı operasyonlarla firarileri yakalamayı başardı.

Olayın başından beri Bağımsız Gazete muhabiri Doğan Samer arkadaşım ile birlikte operasyonları bizzat takip ettik. Polisin elindeki imkanlarla (imkansızlıklarla) nasıl iyi bir iş çıkardığına bire bir şahit olduk. Aralarında yaralananlar da oldu. Fakat yine de azimle işine devam etti ve firarileri yakalayarak toplumun rahat nefes almasını sağladı. Tebriği sonuna kadar hak ediyor.
    Fakat bazı kendini bilmezler, klavye başına geçince polise söylemediğini bırakmıyor. Dalga geçiyor, küçümsüyor. Bunu polisimize yapmamalıyız. Onlar bizlerin güvenliği için mücadele ederken, desteğe ihtiyaçları var, kösteğe değil.
    Tekrardan polis teşkilatımızı tebrik ediyor, yaralanan memurlara da acil şifalar diliyorum.