Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 76. sırada yer alan ülkemizle ilgili yapılan değerlendirmelerin bazılarını hayretler içinde izledim.
Dünyanın en özgür basınına sahip olduğumuzu iddia edenler de var. Ama altını doldurmadan boş konuşarak. Dünyanın diğer ülkelerinde basın özgürlüğünün boyutunu incelemeden oturduğu yerden beğenmediği söylemlerin fazla olmasını özgürlüklerin sınırsız olduğuyla ilişkilendiren bir anlayışla karşı karşıyayız.
Geçtiğimiz yıl basının susturulmasını hedefleyen 4 yasanın gündeme getirildiği bir ülkenin, nasıl olur da dünyanın en özgürü olduğu iddia edilebilir. Böyle yasaların gündemde bulunmasının basın özgürlüğü endeksinde belirleyici unsurlar arasında olmasını bile fark etmeden ya da umursamadan ahkam kesiliyor.
Olay basit. Niyet, basın özgürlüğüyle ilgili verilen mücadeleyi değersizleştirmektir.
Egemen güçlerde güncelliğini koruyan bu niyeti biliyoruz. Ancak bu düşünceye taraftar toplamak için bu yalana inanıp bunu seslendirip taraftar çoğaltmaya çalışanlar da niyetlerini net olarak ortaya koyuyor.
Geçtiğimiz yaz, İsveçli bir gazeteci medyanın en büyük sorunu nedir diye sormuştu.
Gazetecilerin ceza davalarıyla yargılanması imkanını genişletecek şekilde 3 yasada yapılan değişiklik tasarısıyla mücadele ettiğimizi utanarak söylerken, “siz bu sorunu aşalı herhalde yüz yıl olmuştur” diye de eklemiştim.
“Hayır” yanıtı gelmişti İsveçli gazeteciden ve ekledi, “250 yıl önce biz bu özgürlüğü kazandık”
Basın özgürlüğü sıralamalarında üst sıralarda alan ülkeler, yurttaşlarının ifade özgürlüklerini genişletmeyi yıllar önce tamamlanmış olmasına rağmen bizim gibi demokrasisi daha emekleme düzeyinde olan ülkelerde bu yöndeki mücadeleler devam etmek zorundadır.
Ülkemizdeki basın özgürlüğü düzeyini görmek için kendimizi doğal olarak önce yakınlarımızla kıyaslarız. Türkiye’den daha iyi, Kıbrıslı Rumlardan daha geri olduğumuz bir gerçek. Ama Kıbrıslı Rum gazetecilerin bulunduğu düzey ve Güney Kıbrıs’ta da iletişim özgürlüğü çok sıkıntılıdır.
Ülkemiz demokrasisinin iyileşmesini talep etmeyi sürdürüp başarı elde ettiğimiz düzeyde basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğünde de yol alacağız.
Basın özgürlüğü mücadelemizi değersizleştirmek için çaba sarf edenlere acımakla birlikte dilerim bir gün onların bugün söyledikleri yalan gerçek olur ve biz de basın özgürlüğü sıralamasında daha iyi noktalara ilerleriz.
