Katıldığı bir televizyon programında Eski Ekonomi ve Enerji Bakanı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu, “Hal Yasası çıkmış olsaydı ve Airbnb gibi kısa süreli kiralamalar denetim altına alınsaydı, 2023 yılında bütçe açığımızın bir buçuk katı kadar gelir elde edebilirdik” diye açıklama yapmıştır.

Eminim birçoğumuz Airbnb kavramını bilmediği için bunu kısaca açıklayalım.

Airbnb, konutların kısa süreli kiralamalarında kiraya veren ve kiracıyı bir araya getiren online bir platformdur. Evini kısa süreli kiraya vermek isteyen ev sahipleri, Airbnb platformu üzerinden ilan oluşturmaktadır. Kısa süreli konut ihtiyacı olan kişiler ise platform aracılığı ile ilanlara ulaşmakta ve kısa süreli konut kiralayabilmektedir.

Türkiye’deki aynı isimli kanuna atıf yapacak olursak; konut kiralamaları uzun süreli ya da kısa süreli olması fark etmeksizin vergilendirmeye tabidir. Uzun süreli kiralamalardan elde edilen her türlü kazanç, GVK md. 70 kapsamında gayrimenkul sermaye iradı sayılmaktadır. Bu şekilde kiralama yapan ev sahipleri şartlara göre emlak vergisi, kira gelir vergisi, çevre temizlik vergisi ve değer artış kira vergisi vb. vergiler ödemektedir.

Airbnb Yasa öngörüsü yanında tüzükleri hazırlanmadığı gerekçesiyle halen yürürlüğe girmeyen 9/2023 sayılı Hal Yasasının amacı, “mal ticaretinin, kayıt altına alınması, kalite ve standartlara, gıda güvenilirliğine ve sağlık kurallarına uygun olarak serbest rekabet koşulları içerisinde, hal aracılığıyla yapılmasını, malların etkin şekilde tedarikini, dağıtımını ve satışını üretici ve tüketicilerin hak ve çıkarlarının korunmasını, malların ticareti ile uğraşan kişilerin faaliyetlerinin düzenlenmesini, halin alt yapısının çağdaş bir sisteme kavuşturulmasını ve işletilmesini sağlamaktır” şeklinde ifade edilmektedir (md. 3).

Her ne kadar yasanın amaçları arasında gıda güvenilirliği ve sağlık kurallarına uygunluk ile üretici ve tüketicilerin hak ve çıkarlarının korunması hususları bulunsa da bunların nasıl sağlanacağı net olarak paydaşlar tarafından açıklanamamaktadır. Ancak net olan husus eski müsteşarın ifadesi ile de anlaşabileceği gibi; hal yasası ile üretici, toptancı ve tüketicilerin ödeyeceği bedel ve vergiler sayesinde hal işletmecisi, belediyeler ve devlet bütçesi ihya olacaktır.

Hal yasası sayesinde hal işletmecisi, belediyeler ve devlet bütçesine yapılacak katkılar yasanın 13., 19. ve 20. maddelerinde düzenlemektedir. Bu çerçevede, gelir kaynağı yaratan başlıca yasal hükümler aşağıdaki gibi sırlanabilir:

· İşletmeci, haldeki işyerlerini, kiralama yoluyla kiralar. Halde bulunan toplam satış alanının en az yüzde yirmisi özel satış yeri olarak üreticilere veya üretici örgütlerine ayrılır ve kiralanır (md. 13.1).

· Halde satılan mallar için hal çıkış fiyatları üzerinden, yürürlükteki vergi mevzuatına göre vergi kesintileri, hal katkı payı ve belediye kıymet ve tartı ücreti alınır (md. 19.1).

· Bu Yasa kurallarına aykırı olarak, bu Yasaya bağlı Cetvel’de yer alan suçları işleyenlere bu cezalara muadil aynı Cetvel’de yer alan idari para cezaları verilir (20.1).

Sonuç olarak; gerçekleşmesi muallakta olan üretici ve tüketicilerin hak ve çıkarlarının korunması gibi soyut hedeflerle cazip gösterilmeye çalışılan hal yasası ve benzerlerinin gailesi vatandaşın refahı olmayıp iflas durumda olan devlet bütçesini ayağa kaldırmak olduğu uzun süre görev yapan eski müsteşarların itirafları ile de anlaşılmaktadır.